Bir grup diyor
ki:
“Biz
elitiz, entelektüeliz, birikimliyiz,
okuyoruz, yabancı dil biliyoruz. Bu ülke de , demokrasi, özgürlükler konusunda
sıkıntılar var. Bunu homojen bir grup olarak iddia etmiyoruz. Biz, Türk’üz,
Kürt’üz, Ermeniniz, Aleviyiz, Suniyiz, genciz,
yaşlıyız. New York Times’ta tam sayfa reklamımız çıktı, bütün gelişmiş
ülkeler davamızı haklı görmekte çünkü biz halkız.”
Kısmen
haklısınız.
Diğer bir grup
diyor ki:
“Biz
seçilmişiz, bakın burada % 50 var. Seçimle
geldik, eğer beğenmiyorsanız seçimle yollarsınız. Türkiye’de demokrasi
en çok bizimle mesafe kat etmiştir. Özgürlükler en çok bizimle
genişletilmiştir. Bizi çekemiyorlar. Dış mihrakların oyununa gelmeyin. İş birlikçilerden olmayın. Bu oyunu biz bozarız,
çünkü biz halkız.”
Kısmen
siz de haklısınız.
Her iki grup
da kısmen haklı. Çünkü, her iki grup da
kısmen halk. Her iki grubunda unuttuğu
bir halk var ki, onlar her iki halkın, nüvesini, özünü oluşturuyor.
Onlar, Adana
Saimbeyli’nin Yardibi Köyü’nde. Sene boyu emek ettikleri kirazlarını 10 kuruş
daha fazlaya nasıl satarız diye kara
kara düşünürler.
Onlar, Antalya
Kemer Moonlight Beach’te turistler daha rahat denize girsinler diye güneşten
yanmamak için yüzler peçeli yabani
ot temizlemekte.
Onlar, Bingöl
Şerafettin dağlarında bir yanda hayvanlarını otlatırken diğer yanda
hayvanlarının kışlık yiyeceklerini hazırlamakta.
Onlar,
Kastamonu Tosya Karadere’de orman işçişi.
Onlar,
Diyarbakır’da karpuz, Edirne’de ayçiçeği
tarlasındalar.
Onlar, kapıcı,
temizlikçi, bulaşıkçı, lağımcı.
Onların elleri
nasırlı, çatlak. Yüzlerini poyraz
vurmuş.
Onlar sizin
gibi okuyamadılar, ama siz okuyun diye varlarını yoklarını size yolluyorlar.
Siz okuyun, vatana millete faydalı olun diye bu sıkıntıyı
çekiyorlar. Siz okumuşsunuz ya, gidin anlatın onlara, kim anlatsa ona “haklısın”
diyeceklerdir. Çünkü, size inanır onlar. Ama, sizin gibi sokağa çıkamazlar, miting alanlarına
koşamazlar. Bir gün iş bırakmaları demek hepimizin rahatının bozulması demek.
Onlar bir gün iş bıraksalar, ben şurada rahat rahat şu yazıyı yazamam. Siz,
sokaklara çıkamazsınız.
Onlar bu
mevcut düzenin emekçileri. Acaba, dilinizden düşürmediğiniz özgürlükler,
demokrasi, getirmeyi planladığınız her hangi bir rejimde onlara yer var mı?
Yoksa, lütfen gölge etmeyin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder